Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
İrlanda asıllı İngiliz Edebiyat ustası Jonathan Swift'in 1722 yılında dediği gibi; "Kahve bizi sert, ciddi ve felsefi yapıyor". Güne kahve içmeden başlanılamayan, uzun süredir görmediği arkadaşlarıyla birlikte kahve içmek için bir araya gelinen, iş toplantılarında bolca kahve tüketilen bir dönemdeyiz ve artık adım attığımız her yerde küçük, büyük onlarca kahve dükkanı var. Bir süredir, özellikle "butik" kahve dükkanları kendilerini "kahvehane"lerden ayrı tutmak için kendilerini "3. Dalga Kahveci" olarak tanımlıyor. Peki, 1. ve 2. dalgalar neydi de 3. dalga kahveciler her yere yayılmaya başladı?
Kısaca kahvenin tarihine gözatıp 1. 2. ve 3. dalgaların özelliklerini anlatmaya devam edeceğiz. Kahve (Arapça:KAHVA), Osmanlı İmparatorluğu Yemen'e doğru genişlediği sıralarda kültürümüze girmeye başlamış ve kahvaltı dışında da bir çok özel anda içilmeye başlanmış. O kadar ki, kahvaltı yapmamızın esas sebebi kahveyi aç karna içmemekmiş, bu yüzden "Kahvaltı - Kahve Altı (kahveden önce yenen yemek). Kahve, daha sonra Osmanlı İmaparatorluğu ticaret yolları sayesinde Avrupa'ya dağılmaya ve onların kültürüne yerleşmeye başlıyor.
Şimdi gelelim "Kahve Dalgaları" kısmına;
Kahvenin 1. Dalgası ya da 1. Dönemi kısaca şöyle,
1554 yılında ilk kahvehane açıldıktan çok sonra, yaklaşık olarak geçtiğimiz yüzyılda, kahve artık yavaş yavaş insanların evlerine girmeye ve evlerde demlenmeye başladı. Bir dönem sık sık kullandığımız instant kahveler (granül/suda çözünen), hazır öğütülmüş paket kahveler, Kahvenin 1. Dalgasını ortaya çıkardı.
1970-80'lere geldiğimizde ise Kahvenin 2. Dalgası ortaya çıkıyor. 1554 yılındaki ilk kahvehane gibi, 2. Dalgada da yine büyük kahvehaneler ortaya çıkmaya başlıyor, amaçları insanları bir araya getirip bu büyük kahvehanelerde buluşturmak ve kahve içip sohbet etmelerini sağlamak. 2. Dalganın en büyük örneği ve öncüsü Starbucks olarak sayılabilir.
3. Dalgaya geçmeden önce kısaca şöyle bir örnekleme yapalım, kahvenin dalgaları aslında bir bakıma sanattaki dalgalara benziyor; örneğin müzik, 1. Dalgada müziği üretip, kaydedip çoğalttık ve her yere yayılmasını sağladık. 2. Dönemde ise hep birlikte gidip konser salonlarında müzik dinlemeye başladık.
2000'lerde ise kahve kültürü başka bir boyuta geçti ve 3. Dalga başladı.
Artık kahveyi sadece demleyip içmiyoruz, hangi ülkede, hangi çiftlikte üretildiği, ülkenin iklimi, nasıl bir toprakta yetiştiği, nasıl kavrulduğu, nasıl demlendiği kısaca tüm nitelikleri önem kazandı (bir enstrümanda hangi ağacın kullanıldığı, o ağacın hangi şartlarda yetiştiği ve o enstrümanda nasıl bir fark yarattığını bilmek). Hatta kahveler hazırlanırken çekirdeklerinin tüm bu özelliklerini anlatan kişiler de ortaya çıkmaya başladı; Baristalar. Baristalık günümüzde oldukça saygın mesleklerden biri, tıpkı Osmanlı Dönemindeki "Kahveci Başı" gibi. Evet, Osmanlılarda sarayda böyle bir rütbe olduğu ve bazılarının Sadrazamlık mertebesine kadar yükseldiğini biliyoruz.
Kahvenin kültürüne hakim olmak, kökenini, topraktan fincana kadar olan yolcuğunu, hazırlama ve demleme tekniklerini bilmek 3. Dalganın temel konuları. Çünkü tüm bu konular kahvenin tadını ve aromasını etkiliyor. Eğer kahve bir yanardağın eteğinde yetişiyorsa kül kokulu oluyor, bir muz ağacının gölgesinde yetişiyorsa daha aromatik bir tadı oluyor. Yapılan bilimsel araştırmalara göre kahvenin sadece kokusu bile beynimizi harekete geçirmeye yetiyor.
Kahve içerken dinleyebileceğiniz 7 şarkı;
Tarih: 2020-07-21 07:43:25 Kategori: Kültür
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Kahve ve Dalgalar Nedir
Kısaca kahvenin tarihine gözatıp 1. 2. ve 3. dalgaların özelliklerini anlatmaya devam edeceğiz. Kahve (Arapça:KAHVA), Osmanlı İmparatorluğu Yemen'e doğru genişlediği sıralarda kültürümüze girmeye başlamış ve kahvaltı dışında da bir çok özel anda içilmeye başlanmış. O kadar ki, kahvaltı yapmamızın esas sebebi kahveyi aç karna içmemekmiş, bu yüzden "Kahvaltı - Kahve Altı (kahveden önce yenen yemek). Kahve, daha sonra Osmanlı İmaparatorluğu ticaret yolları sayesinde Avrupa'ya dağılmaya ve onların kültürüne yerleşmeye başlıyor.
Şimdi gelelim "Kahve Dalgaları" kısmına;
Kahvenin 1. Dalgası ya da 1. Dönemi kısaca şöyle,
1554 yılında ilk kahvehane açıldıktan çok sonra, yaklaşık olarak geçtiğimiz yüzyılda, kahve artık yavaş yavaş insanların evlerine girmeye ve evlerde demlenmeye başladı. Bir dönem sık sık kullandığımız instant kahveler (granül/suda çözünen), hazır öğütülmüş paket kahveler, Kahvenin 1. Dalgasını ortaya çıkardı.
1970-80'lere geldiğimizde ise Kahvenin 2. Dalgası ortaya çıkıyor. 1554 yılındaki ilk kahvehane gibi, 2. Dalgada da yine büyük kahvehaneler ortaya çıkmaya başlıyor, amaçları insanları bir araya getirip bu büyük kahvehanelerde buluşturmak ve kahve içip sohbet etmelerini sağlamak. 2. Dalganın en büyük örneği ve öncüsü Starbucks olarak sayılabilir.
3. Dalgaya geçmeden önce kısaca şöyle bir örnekleme yapalım, kahvenin dalgaları aslında bir bakıma sanattaki dalgalara benziyor; örneğin müzik, 1. Dalgada müziği üretip, kaydedip çoğalttık ve her yere yayılmasını sağladık. 2. Dönemde ise hep birlikte gidip konser salonlarında müzik dinlemeye başladık.
2000'lerde ise kahve kültürü başka bir boyuta geçti ve 3. Dalga başladı.
Artık kahveyi sadece demleyip içmiyoruz, hangi ülkede, hangi çiftlikte üretildiği, ülkenin iklimi, nasıl bir toprakta yetiştiği, nasıl kavrulduğu, nasıl demlendiği kısaca tüm nitelikleri önem kazandı (bir enstrümanda hangi ağacın kullanıldığı, o ağacın hangi şartlarda yetiştiği ve o enstrümanda nasıl bir fark yarattığını bilmek). Hatta kahveler hazırlanırken çekirdeklerinin tüm bu özelliklerini anlatan kişiler de ortaya çıkmaya başladı; Baristalar. Baristalık günümüzde oldukça saygın mesleklerden biri, tıpkı Osmanlı Dönemindeki "Kahveci Başı" gibi. Evet, Osmanlılarda sarayda böyle bir rütbe olduğu ve bazılarının Sadrazamlık mertebesine kadar yükseldiğini biliyoruz.
Kahvenin kültürüne hakim olmak, kökenini, topraktan fincana kadar olan yolcuğunu, hazırlama ve demleme tekniklerini bilmek 3. Dalganın temel konuları. Çünkü tüm bu konular kahvenin tadını ve aromasını etkiliyor. Eğer kahve bir yanardağın eteğinde yetişiyorsa kül kokulu oluyor, bir muz ağacının gölgesinde yetişiyorsa daha aromatik bir tadı oluyor. Yapılan bilimsel araştırmalara göre kahvenin sadece kokusu bile beynimizi harekete geçirmeye yetiyor.
Kahve içerken dinleyebileceğiniz 7 şarkı;
- Bob Dylan - One More Cup of Coffee
- Frank Sinatra - The Coffee Song
- Bob Marley - One Cup of Coffee
- Kate Bush - Coffe Homeground
- Blur - Coffee and TV
- Johnny Cash - A Cup of Coffee
- Spandau Ballet - Coffee Club
Tarih: 2020-07-21 07:43:25 Kategori: Kültür
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Yorum Yapx